🍾 Rüyada Oğlunu Çiplak Görmek Ne Demek

5jR5K83. Halvetiyiz biz erenler Nişansızlık nişanımız Soyumuz İbrâhim soyu Muhammed pirimiz bizim Ey aşıklar ey garipler Bu diyar hangi diyar Kerbeladir gam yüklüdür Kan gölüdür bu diyar Cemal yolu bulunur Allahı zikretmekle Resulullah bilinir Daim tevhit etmekle Aşık olan söz eylemez Aslına yalan söylemez Söz veripte geri dönmez Muhammede bak ibret al Söyledin özünde ara kendini Özünde gizlidir senin Muhammed Sözünde anlattın bize tevhidi Özünde gizlidir senin Muhammed Açılınca güller dalda Bülbüller ötüyor onda Hasan Hüseyinim gonca Kokulmuyor Muhammedsiz Cemalini seyredince Resulullah kim bilince Ehlibeyit söylenince Yanıyorum cemaline Güzel aşık cevrimizi Çekemezsin demedim mi Bu bir rıza lokmasıdır Yiyemezsin demedim mi Gel aşıklar gel arifler Gel Muhammedi bulalım Ey dost yolunda sadıklar Gel Muhammedi bulalım Previous Next Rüyada Oğlunu Öfkeli Görmek Rüyada oğlunu öfkeli görmek iyi, hayatının çok daha kolay hale geleceğine, dertlerin ve sıkıntıların biteceğine, mutlu ve keyifli hissedeceğine, bu zarar yüzünden çok zor bir döneme gireceğine, kıtlığın kaybolup yerine bolluğun geleceğine, kötü günler yaşayacağına, tabir olur. Ayrıca rüyada oğlunu öfkeli görmek yaşamı boyunca yaradının kendisiyle birlikte olacağına, bu yüzden kendisine ve ailesine çok dikkat etmesi gerektiğine aksi halde içlerinden birinin bir şekilde zarar göreceğine, işlerin kısa süre içinde tepetaklak olacağına, üst mevkilere terfi edilmek gibi bir onura nail olunacağına, artık refah içinde, bu nedenle hem itibarını hem de insanlar arasındaki ününü kaybedeceğine, yorumlanır. o kişiden fiziksel olarak etkileneceğine fakat ilerleyen zamanlarda kendisi ile bir duygu alışverişi içine giremeyeceği ve tabir yerindeyse gelenin gideni aratacağına tabir edilir. uzun soluklu bir çalışmanın yarıda kesileceğine delalet eder. bir sebeple işlerinin sıkıntıya gireceğine alamet eder. hayatı baştan aşağı olumlu bir şekilde etkileyecek fırsatların elde edileceğine yorulur. Dini olarak rüyada oğlunu öfkeli görmek tabiri Dini olarak rüyada oğlunu öfkeli görmek bir türlü işin içinden sıyrılamayıp sinirden gözyaşı dökeceğine, uğranılan zararın paylaşılacağına, kişinin kendisini daha iyi ve yüreğini daha ferahlamış bulacağına ve rüya sahibine dua edeceğine, kısmetlerin azalacağına, kendisine uygun hayırlı bir kısmet bulup evleneceğine, telaşlı geçirilen günlerin kişiye mutluluk vereceğine, kusurların ve günahların telafi edileceğine, güzel ve yaşanılır hale geleceğine, delalet eder. Psikolojik olarak rüyada oğlunu öfkeli görmek yorumu Psikolojik olarak rüyada oğlunu öfkeli görmek kötü günler görüleceğine, psikolojik olarak düzeleceğine, kötü duygularından arınacağına, işlerinin çok iyi olacağına ve büyük kazanç elde edeceğine, neşesini ve moralini kaybedeceğine, hatta bir tutukluluğun da söz konusu olabileceğine, helal kazanç elde edeceğine, KONULARDA RÜYA TABİRLERİ ESERLERİMİZ  SON EKLENENLER GÜNÜN AYETİ Ey iman edenler! Sabrederek ve namaz kılarak Allah’tan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah sabredenlerle beraberdir.BAKARA- 153 ÖZLÜ SÖZLER Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir. Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun? Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır. Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. Hz. Ali Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur. Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir. En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır. Alem-i Berzah insanın kendisidir. Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır. Mutaşabih ayetler ledünidir. Ölüm ve cehennem korkusu Hak'ka dost olmayanlar içindir. Şartlanmalardan ve önyargılardan arınmadan kimse masum olamaz. Uzlaşmak için bahane arayan düşman zıtlaşmak için bahane arayan dosttan daha iyidir. Baki hakikatler fani merkezli inşa edilemez. Her zorluğun çözümü sevgidir. Allah var gayrı yok sevgi var dert yok. Allah de ötesini bırak. Sorunları erteleyen ve örten değil çözüm üretip sorunları çözen olmalıyız. Kişinin irfanı kemalatı nispetinde şeytanı da nefsinin şiddetinde olur. Kötü huylardan kurtulmanın en keskin yolu ilahi aşka yanmaktır. Mücevherden sarraf olan anlar, başkası bilemez. Ne fark eder kör için elmas da bir, cam da bir. Eğer sana bakan kör ise sakın sen kendini cam sanma.Mevlana Kendini oldum ve doğru zannedenler kendileri gibi düşünmeyenlerden rahatsız olurlar. Eflatun'a dediler ki "Ne kadar çok çalışıyorsun". O da dedi ki "hayır ben sevdiğim işi yapıyorum" Allah kuluna sevdirdiği her işi kuluna kolaylaştırır. Kurtuluş hidayete tabi olanlar içindir. Selam olsun hidayete tabi olanlara. Tevhid-i Ef-al meratibi ihvanın kendi gerçeğine seyir haritasıdır. Kişi ilk önce kendisinin arifi olacak ki Rabbinin arifi olabilsin. İnanmak başka şey, teslim ve tabii olmak başka şeydir. Kalıcı dostluklar edinin. İhvan gibi yaşa, gerisine karışma. Mutlu insan başkalarının mutluluğu için yaşayandır. İslam dini istişare esaslıdır. Allah için affet, Allah için paylaş. İhvanlığını işine göre değil, işini ihvanlığına göre ayarlayacaksın. Kul, iradesini Allah’a teslim edendir. Hakk'ı hatırladığımız unuttuğumuzdan fazla olsun. "Olacağım" diyene engel yok, "olmayacağım" diyene bahane çok. Ben merkezli değil, biz merkezli olun. Dervişçe yaşamak, tevhitçe yaşamaktır. Yaptığınızı azimle yapın, hırs ile yapmayın. Kullukta devamlılık esastır. Önce emin insan olmalıyız. Derviş, halinden belli olmalıdır. Beşeriyet kemalâtın hammaddesidir. Mükemmeliyet istikamette daim olmaktır. İnsanın cismi arza, ruhaniyeti semaya mensuptur. Yaradılış farziyetimiz hakkı bilmektir. Hakk'ı tanımanın ön şartı Resulûllah’ı tanımaktır. İnsanın sırrında Allah’ın sonsuzluğu vardır. Kulluğa bahane yok değer üreteceksiniz. Şikayet, Mevla’ya hürmetsizliktir. Kulluk adına yapmadıklarımıza hiçbir bahane geçerli olmayacak. Bu âleme kavga için gelmedik. Telkin öncelikle bizim nefsimize olmalıdır. İnsan, Allah’ın sırrı Allah da insanın sırrıdır. Varlığımızın sebebi zuhuru, Cenab-ı Resulûllah’tır. Kullukta teslimiyet “Rağmen” olmalıdır. Kazası olmayan tek şey hayatımızdır. Sevgi dışındaki bütün hallerde zorluk vardır. Nefsinde mevsimi hazan olanın, gönül mevsimi bahar, Ahireti bayram olur. Hayat yaşamak, yaşamaksa sevmektir. En güzel keramet istikamet üzere olmaktır. Kişinin Rabbini tanıması için kendini tanıması lazım. Hakk’ı ancak Mirat-ı Muhammet’ten görebiliriz. İnsanı Hakk’ta sonsuzlaştıran ve yaşatan, sevgidir. Sevgi bütün yaratılanların varoluş mayasıdır. Sevgisiz olan her mekân ve mahâl mundardır. Sevgi Allah için yanmak ve olmaktır. Allah’ın ve Resulullah’ın sevgisi ile yanmayan gönül hamdır, ahlâttır. Hakikat ehlinin sermayesi aşk-ı sübhandır. Talepte kararlılık, kararlılıkta da sabır esastır. Sabır, sadrın genişliği kadardır. Sadır genişliği ise; kabulümüz, sevgimiz kadardır. Kamil insan demek;Bütün duygularda,düşüncede ruhta olgunlaşmış insan demektir., Dervişân, Mürşidinin eşiğinde sadık olduğu sürece, farkında olsa da olmasa da tekamül halindedir. Kim ki Allah’ı ciddiye almaz ise; Allah o kimseyi ciddiye almaz. Hakkı görmeyen gözler amadır. Gayret olmadan kişinin ulaşacağı hiçbir âliyet olamaz. Kendi gerçeğimize yol bulmak için arz üzerinde var olan bütün mevcudiyetten istifade edeceğiz. Bu fırsat âleminin bir tekrarı daha yoktur. Hiçbir oluşum kendi halinde, kendi başına müstakil değildir. İhvan isek bir iddianın sahibiyiz demektir. İhvanın kemâlâtı, olgunluğu, karşılaşmış olduğu olumsuz tecellilere verdiği tepkilerle ölçülür. Kişi muhatabı ve müdahili olmadığı hiçbir meselenin şahidi olamaz. Herkes kazanımlarını kayıplarını tespit etsin ki şuurlu bir hayat yaşayabilsin. Birebir uyarılar insanı daha çok uyandırır. Bütün canlılara dostça yakın olmalıyız. Tekâmül için her anı yeniden yaşamak , her anın yeniden talibi olmak zorundayız. Gayret etmeyen kişiden Kâmil insan olmaz. Ehl-i talip bu Kâinatın özelidir, özetidir. Kul, hizmeti kadardır. Kul, sevgisi kadardır, Kul hoş görebildiği kadardır. Kul feragat edebildiği kadardır. Kul paylaşabildiği kadardır. Ehl-i ihvan’ın sevgisi Rabbi’nin sevgisi, meşguliyeti Rabbi’nin meşguliyeti olmalıdır. Her an Rabbi ile meşgul olanın, muhatabı Rabbi olur. Güzel bakmalı, güzel konuşmalı, güzel dinlemeliyiz. Hayırları geciktirdiğimiz zaman şerre dönüşür. Şerleri geciktirdiğimiz zaman hayra dönüşür. İhvanın irşad olmasının ön şartı teslimiyattır. İlmen yâkinlik; bilmek ve kabul etmektir. İhvan telkin edileni yaşadıktan sonra Hakkel yâkina ulaşır. Kul, Rabbini ne kadar ciddiye alırsa, Rabbi’de onu o kadar ciddiye alır. Rahman’ın sevgilisi olmak gönlü cenab-ı Resulullah’a yönetmek ve tabi olmakla orantılıdır. İhvan, kendi özünde kâmil duruşa ulaşırsa, onda bir değil de nice esmanın açılımı, nice sıfatın inkişaf ve izhariyeti yaşanacaktır. Dünkü gibi konuşan, dünkü gibi anlayan, dünkü gibi yaşayanın anı ve akibeti hüsrandır. Ehli gönül olan, ,Resulullah’a ve Ehli Beyt’egönül veren Ehl-i İhvan’ın seyr-i sülüğü nefis merkezli akıl ile değil gönül merkezli akıl iledir. İhvan, hayırda ve şerde damlayı derya mesafesinde görecek kadar Rabbini önemseyen olmalıdır. Hakka vuslat, ancak aşk- sübhân ile olur. Aşığın, sevgisinin sancısıyla uykularının kaçması lazım ki, orada aşktan söz edilebilsin. Hayatla zıtlaşan değil hayatla uzlaşan olmalıyız. Eğer kişi yarışacaksa hayırda yarışsın selâmda, yarışsın, paylaşmada hoş görüde affetmede yarışsın. Kişi tercihinin neticesini yaşar. İnsan, sevebildiği kadar, değer üretebildiği kadar insandır. İhvan, arif olmalı ve gönlünü bütün olumsuzluklardan arındırmalıdır. Herkes yaptıklarının neticesini yaşayacak. Biz kulluğumuzu her gün yeniden yenilemeliyiz. Üstünlük ancak takva ile sevgi iledir. Allah hiçbir zaman abes ile iştigal etmez. Her işte bizim için hikmet ve hayır vardır. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. Herkesin şeytanı, Cebrail’i, Mikail’i, İsrafil’i ve Azrail’i kendisiyle beraberdir. Ehl-i ihvan demek arif olan, Hakk'a eren demektir. Sevginin tezahürü ibadettir. Eğer inanıyor, iman ediyor, seviyorsanız, yap denileni yapacak ve aksatmayacaksınız. Sevenin ne gecesi ne gündüzü ne yorgunluğu ne bahanesi ne de mazereti olur. Karşılaştığımız zorlukların tamamı tekâmül için ikrarımızı ispat içindir. Bu âlem teşbih, tespit, tenzih, takdis ve şahadet âlemidir. İnsanın Hak katında kadri, kıymeti sevgisi kadardır. İnsan, yaşadığı zorluklar aşabildiği engeller kadar insandır. Hiç zorluk, acı çekmeden, uğraş ve çaba sarf etmeden kimsenin başarıya ulaştığı görülmemiştir. Hepimiz Allah’ın Resulûllah’ın ve Ehlibeyt’in aşkından muhabbetinden istifade edip Hakk’ta bakileşebilecek yetilere sahibiz. İnsan, asliyeti kendisine unutturulmuş varlıktır. Müsemmâ ehli olan için, isimler değişşe de asliyet değişmez. Hiçbir güzelliği kendimize mal etmeden, bütün güzellikleri Rabbimizden bilmeliyiz. Herkesin imtihanı iddiası kadar olur. Yani iddiası büyük olanın, imtihanı da büyük olur. Kâinat, insan için, insana hizmet için halk edilmiştir. Hayatın tamamı, kulluğun ve dostluğun talimidir. Kişi bilgisinde değil yaşantısında kâmil insan olur. Bizim yaşadıklarımız; tercihlerimizin, taleplerimizin ve dualarımızın neticesidir. Mezheplerin farklı olması, dünya iklimlerinin, ırkların ve kültürlerin farklı olmasındandır. İrfan mekteplerinin temelde aynı, detaylarda farklı farklı olması insanların, meşreplerinin farklı farklı olmasındandır. Kimi takva ile kimi zikrullah ile, kimi hizmet ile, kimi de ibadet ile Hak rızasına ulaşmak ve kâmil insan olmak arzusundadır. Din adına zıtlaşmalar, taraflaşmalar ve tefrikalar çıkarmak Rahman’ın ve Kuran’ın reddettiği duruşlardır. Elin eksiğiyle uğraşan, kendi eksiğini hiçbir zaman göremez. Biz bu âleme eksik tespit zabıtalığına gönderilmedik. Âşık; mâşûkunu hususiyetle geceleyin, en çok yalnızlık halindeyken düşünür. Geceleri ve seher vakti çok özeldir. Dostluğun ilk şartı sevmektir. Fakat çıkarsız beklentisiz sevmektir. Dost olmak, dostun her türlü yüküne katlanmaktır. Bizim için yaşamak bir gündür, o da bugündür. Kulluk adına yapmamız gereken ne varsa sabırla ve ihlâsla yapmalıyız. Hak katında gıdalanmanın birinci esası, âdab-ı Muhammediye ve hakıkati Mahmudiye ile kıyam durmaktır. Biz eyvallah tacını, sensin’ tacını başımızdan, hiçlik hırkasını da eğnimizden hiçbir zaman çıkartmayacağız. Bir damlanın hiçliğe ulaşması, onun deryaya düşmesiyle olur. Bize ulaşan her tecellinin, Mevlâ'dan olduğunun bilincinde olalım ve rıza gösterelim. Sakın tecellilerden kahreden, kederlenen olmayalım. Tecellilerden şikayetçi olmak, kulun Rabbine olan saygısızlığıdır. İhvan, hangi tecelli içinde olursa olsun, mutlaka güzel düşünmeli ve güzel değerlendirmelidir. Edep ve âdap dışında nefes almayalım. Biz, Cenâb-ı Resûlullah’ın vitrini olmalıyız. Bütün nimetler ve âliyetler, gayret ve hizmet iledir. Biz hangi hali yaşıyorsak bizim için hayırdır ve hikmetlidir. Hikmete tabi olanlar hikmet ehli olurlar. "Senin için Ya Rabbi" zevkiyle hayatı yaşayalım. Huzur, ancak tevhid ile aşk ile sevgi ile Allah’a ve Resûlun’e yönelmek iledir. Güzel ahlâk ve sevgi insanlığın omurgasıdır. Her gününü son gün, her namazını son namaz, her muhabbetini son muhabbet gibi kabul eden kişinin yaşantısı Ehl-i ihvanca olur. Büyük laf etmemeye sahibi olalım. Ehl-i Beyt olmak, hem nesebi hem de mezhebidir. Ehl-i Beyt, Kur’an’ın ete kemiğe bürünmüş halidir. Yaptığımız her şey kulluğumuzu ispat edercesine olmalıdır. Halkı memnun etmek için Hakk'ı incitmeyelim. Kemalat, hissedilen ilk nefesten son nefese kadar sadece Allah ve Resûl’u için say ve gayret etmektir. Tevhid-i Ef-al hakikatin zübdesi, tevhidin nüvesidir. Kullukta edebi olmayanın Hak’ta izzet bulması mümkün olamaz. Hikmetleri seyretmenin tek şartı, tecellilere karşı sabırlı olmaktır. Kişi yaşamış olduğu imtihanları aşabildiği kadar tekâmül etmiş olur. Aslında bize zor gelen tecelliler, bizim için ikramdır. Kulluğun esasında yap denileni yapıp sonucuna da razı olmak vardır. Bütün kâinat, kişinin kendi hakikatine misaldir. Öncelediğimiz Allah ve Resûl’u olmalı. Ertelediğimiz ise nefsimizin arzu ve istekleri olmalıdır.. Dervişi tekâmül ettirecek olan iştiyakı, kendine olan telkini, ve gayretindeki kararlılığıdır. Her günü yaşamak, her günü diğer günden farklı bir alana taşımak için biz bugünün talebesiyiz. Hatasını kabul edip hatasından dönen kul hayırlı kuldur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İhvan ne dünle ne de yarınla zaman kaybedecek sadece anını ve gününü değerlendirecek. İhvanlık, halde örnek olmaktır. Aile yaşantımızla, tecellilere olan tepkilerimizle, kişilerle olan ünsiyetimizle, her halimizle hele hele de ibadete olan düşkünlüğümüzle fark edilmeliyiz. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, Hak katında şerefli olamaz. İbadet etmenin hoşnutluğunu yaşarken bu hoşnutluğu, ibadet etmeyenlere karşı bir üstünlük saymadan fail Allah'tır zevkiyle yaşamalıyız. Kıyas, şeytani sıfatlardandır. Karşımızda gördüğümüz eksikliği önce kendimizde tetkik etmeliyiz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrine mürşitsiz yol bulamaz. Baki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak Hak’ta ölüp Hak’ta dirilmektir. Hayata ders veren değil de hayattan ders alan talip olmalıyız. Anlayan ve öğrenen olmalıyız. Anladığını genişleten, hayatına uyarlayan olmalıyız. Tasavvuf önce şeriat-ı Muhammediye ile hakikat-ı Mahmûdiye ile hikmetler talim edilir. Bir meselenin görevlisi olmak ayrı şeydir, gönüllüsü olmak ayrı şeydir. Ehl-i ihvanla konuşularak halledilmeyecek hiçbir mesele olmamalıdır. Hak dostları bir araya geldikleri zaman bakışmaları bile muhabbettir. İhvanlığın dört ana esası vardır; ihlas, şecaat, cesaret ve cömertliktir. Hayatın tamamında, her adımda, her bir nefeste; bir tuzak, bir imtihan vardır. Gönül, Rahman ile coşarsa; kişi karşılaştığı her türlü tecelliye sabır ve tefekkür ile mukavemet gösterir. İhvan, ne Dünya ne de ahiret beklentisi olmaksızın kulluğunu fi-sebilillah yaşamalıdır. Kur’ân'ı öğrenmeye, okumaya, okutmaya, anlamaya ve yaşamaya çalışalım. İslam, yap denileni yapmak; yapma denilenden uzak durmaktır. Kulluğunu yarına erteleyenin Allah sevgisi yeterli değildir. Tekâmül etmek için sürekli gayret halinde olmalıyız. İnsana olan sevgisizlik Allah’a olan sevgisizliktir. Allah’a vuslat ancak Aşk-ı sübhan ile olur. Hak’ta bâki olabilmek için kayıtsız şartsız teslim olmalıyız. Dilimizde zikrullah ile gönlümüzde her daim muhabbetullah ile inşa olmaya çalışmalıyız. Şeriatın ihlâl olduğu yerde hakikat olmaz. Her türlü tecelliden istifade edecek kadar arif,hiçbir zorluktan yılmayacak kadar da dirayetli olalım. Arif olan baktığı her zerreden, karşılaştığı her tecelliden kendisine istikamet arar. Ehl-i ihvan hatasında ve günahında ısrar etmeyen ve tövbesinde aceleci davranandır. Âşık maşukundan gelen cefalardan haz duymazsa gerçek aşık olamaz. Kendisindeki gayrilikten arınan insan için dışarıda ve içeride gayri olan hiçbir şey kalmaz. Kişinin samimiyeti, sadakati ve sevgisi ona istikamet verir. Bizden istenilen öncelikle safiyet, samimiyet ve sadakattir. Ehl-i ihvan öyle bir kristalize olacak, safiyet kazanacak, kendi benliğinden öyle bir sıyrılıp latifleşecek, şeffaflaşacak, kendine ait bir renk zan düşünce ve duygu kalmayacak ki Allah’ın boyasıyla boyansın yani Resûlullah’ın haliyle hallenmiş olsun. Gayret, kulluğun esasıdır. Biz bildiklerimizle amel edelim. Bilmediklerimiz, bize bildirilecektir. Her Ehl-i ihvan bulunduğu cemiyette fark edilmelidir. Bizim sabrımıza, bize kötülük yapanların şahitlik etmesi lazım. Asli maksadımız, nefsimizi ve Rabbimizi tanımaktır. Gayret etmeyen kişiden kâmil insan olmaz. İhvan, kendi hakikatine seyri sülük ederken hem dünyasını hem de ukbâsını saadete erdirmiş olur. Muhabbetimiz Resûlullah’ın ve Ehl-i Beyt’in muhabbeti, davamız Hak davası olsun. Eğer insan Rahman’ın aynası olacaksa yansıtıcılığının çok net,arı ve duru olması lazımdır. Eğer bir olumsuzlukla, zorlukla karşılaşıyorsak, bu bizim olumsuzluluğumuzdandır. Arz ve semada her ne olursa insan ile ilişkilidir. Sözümüzün ilk müşterisi kendi kulağımız olmalıdır. İslâm şahitlik ile başlar, şuhut ile yaşanır. Ve yine şahitlik ile kemal bulur. Hangi başarı vardır ki uğraşsız gayretsiz ve gönülsüz zuhura gelsin. Aşığın ölümü Hakk’ta vuslat, sonsuzluğa uyanmak ve sonsuzluğu yaşamak olur. Artık etrafımızla ve kendimizle olan kavgamızı bitirip, sevgiyle nefes almanın gayretinde olmalıyız. Kişinin kararlılığı tecellilere gösterdiği mukavemeti kadardır. Aşık hep maşukundan söz etsinler, hep ondan konuşsunlar ister; zaten gayrı şeyler aşığı rahatsız eder. Kişi mutmain olmadıkça kulluğunda, dostluğunda hep hüsrandadır. Cemal aşıkları için gayri olan her şey haramdır. Zikrin esası namazdır, muhabbetullahdır. İhvan, hayatın tamamında Rahman’ın iradesi altında yaşamaya dikkat ve özen göstermelidir. Her şeye rağmen seveceğiz Her şeye rağmen hizmette gayretli olacağız Kulluk, içinde Rabbi'nden başkasını bulundurmayan, gayrilerden boşalmış hiçlik makamıdır. Hayatın ve kulluğun emanetçisi olduğumuzu, bu emaneti taşımamız ve ehline teslim etmemiz gerektiğini hatırdan çıkartmamalıyız. Hayatı hep Hakkça yaşamanın gayretinde olmalıyız. Hayat, bizi kullukta belirli bir kıvama taşımak içindir. Kendine gafil olan, Allah’a arif olamaz. Her varlık Hakk'tandır ve Hak ile kaimdir. Bütün masivalardan arınmak, “ölmezden önce ölmek” Hak’ta ebed olmak; olağanüstü bir azim ve gayret ister. Kişinin kararlılığı, cesareti, azmi ve sevgisi bir arada tekmil olursa; kişinin önünde aşamayacağı engel ve mâni olmaz. Talibin âli ve en yüce değerlere ulaşabilmesi, Allah ve Resûlu’ne olan muhabbeti, sevgisi ile orantılıdır. Hedefimiz ve gayemiz, bugün tevhid noktasında Allah’ı Resulullah’ı ve Ehl-i Beyt’i dünden daha farklı idrak etmek ve yaşamaktır. Tevhid adına bize yapılan teklifatın tamamını yaşamak, bizi kendimize döndürmek ve kendi hakikatimizle tanıştırmak içindir. Tevhid meratiplerindeki yaşam talimlerinin tamamı, bizi kendi ruh derinliğimizdeki iç potansiyelimizden istifade ettirmek adınadır. İhvanın bilip, yapmak isteyip de yapamamasının sebebi kendisinde yetersiz olan kararlılığı, gayreti ve talebidir. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, mükerrem ve münevver olamaz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrinde mürşitsiz yol kat edemez. Kulluk adına yaşanılacak ne kadar âli değerler varsa, bunların tamamı ancak mürşid-i kâmilin nezaretinde ve refakatinde yaşanılabilir. Bâki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak, Hakk’ta ölüp Hakk’ta dirilmektir. Yaşadığımız ne tür olumsuzluk olursa olsun, bizim hedefimize olan iştiyâkımızı arttırmalıdır. Her türlü olumluluk ve olumsuzluktan istifade eden olalım. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. İhvan, kendisini yargılayan, kendisini öz eleştiriye açık tutan ve kendini kemâle taşıyan olmalıdır. İhvan, ancak telkin edilen hikmetli sözleri, hadisleri ve ayetleri yaşantısına uyarlayarak gayretinde istikamet bulabilir. Kim hidayeti dilerse hidayete ulaşacak; kim hidayete ulaşmak istemezse Rahmân da ona hidayet etmeyecek. İnancı olmayanın istikameti olmaz. İnsan-ı asli Allah’ın aynasıdır. Nurun olduğu yerde zulüm, dinin olduğu yerde kin, sevginin olduğu yerde nefret olmaz. Ehl-i ihvan demek arif olan gerçeklere eren demektir. Herkes tercihinden yönelişinden meyil ve rızasından sorumludur. Nimete ulaşmak için mutlaka hizmete talip olmalıyız. İhvan düşünmekle, keşfetmekle ve gayret ile kemâlat bulur. “Rabbim” diyen için zaten zorluk yoktur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İslam, aslen teslim olmak ve selamet bulmaktır. NAMAZ VAKİTLERİ Rüyada Çıplak Görmek Ne Anlama Gelir? Çirilçiplak olup üzerinde hiç bir sey olmadigini ve fakat kendisine bakmadiklari gibi, kendisi de cinsiyet organlarinin açik bulundugunu bilmedigini gören eger hasta ise iyilesir kederli ise kurtulur borçlu ise borcunu öder; zengin ise malini kaybeder veya evini satar veya esin-den ayrilir. Çarsida veya bir takim kimseler arasinda çip-lak oldugunu ve cinsi organlarinin meydanda oldugu için halkin kendisine baktiklarini ve herkesten utandigini görmek, herkes-ten sakladigi ve ögrenilmesini istemedigi bir ayibinin ortaya çikacagina işarettir. Kirmani'ye göre kendisini çiplak ve bir is için soyunmus görmek, eger bu is dine ait ise mesela gusül gibi hayra ve ibadete eger dünyaya ait ise dünyadan menfaat görmege fakat ahirette fenaya delalet eder. Bir kimsenin rüyada çıplak olduğunu, insanlardan da utandığını ve fakat kendisini örtecek bir şey aradığını ancak bulamadığını görmesi zarar ve ziyana ve fakirliğe delâlet eder. Ölmüş bir zatın rüyada çıplak ve avret mahalli örtülü olduğu halde görülmesi, o ölü zatın dünyadan sevapsız gittiğine fakat cennetin nimetleriyle nimetleneceğine delâlet eder. Kısa kısa tabirler ve yorumlar Eger rüya sahibi taninmis bir kimse ise bu rüyanin kendisine zarari yoktur. İbadet ve taat ehli olan kişilerin rüyada çıplak olarak görülmeleri, onların dindarlığına ve çok hayır yapmalarına alâmettir. Belki aksine kendisine çok hayirli olacaktir. Çiplak oldugu halde halktan utanmadigini ve onlardan örtünmek için bir sey istemedigini gören, hacca gider. Bir kimsenin rüyada kendi elbisesini çıkararak çıplak hâle geldiğini görmesi, itibarının artacağına iç yüzün selâmetine delâlet eder. Bir rivayete göre bu rüya tövbeye, ve dünyadan göçerek ahirete yönelmege bazilarina göre ise haram mal kazanarak başkalarinin hakkindaki dedikodularina sebebiyet verecegine delalet eder. Din bakimindan buna layik degilse, bu rüya hakkinda hayirli degildir. Bazı kere de insana pişmanlık verecek şeye delâlet eder. Çiplak olup cinsiyet organlarini ve vücudunun bazi kisimla-rini kapatacak bir seyi oldugunu gören malinin büyük bir kismini kaybeder. Bir mescitte soyundugunu gören, günahlarindan soyunur bir rivayete göre de ibadete ve dini vazifelerine gayret eder. Kederli ve üzüntülü bir adamın, rüyada çıplak görülmesi artık üzüntüden halâs olacağına işarettir. Rüyada bir kadının avret yeri açık ve çıplak olduğunu görmesi, bütün insanlar içinde rüsvay ve rezil olmasına mihnet ve kedere delâlet eder. Eger ahlaki bozuk bir kimse ise, halk tarafından kötü bir gözle görülür. Bütün hayati boyunca bilgiden ve ilimden yoksun kalır. Rüyasinda çiplak olup halktan utandigini ve onlara karsi örtünmek için bir sey istedigini gören halk arasinda rezil olur ve sirri anlasilir. Rüyasinda anadan dogma soyundugunu gören, cahil ve bilgisiz bir kisidir. Rüyada çıplak görmek, düşüncelerden kurtulma ğa işarettir. Müfsid bir adamın rüyada çıplak görmesi, gam ve gussa ile tâbir olunur. Bir yerde kendini çiplak görmek, rezil olmaktir. Cabir'ül-Magribi'ye göre anadan dogma çiplak olan kimse zahmet ve mesakkat çeker ve halk önünde rezil olur. Bir kadinin cinsi organi açik ve vücudunun çiplak oldugunu görmesi, halk arasinda rezil olmasina zahmete ve kedere delalet eder. Ancak geçinebilecek kadari ile yetinir. Rüyada görülen çıplaklık, iç yüzün selametine ve iyi haline ve siyah elbiseden soyunmak da böyle tâbir edilir. Rüyasinda arkasindaki elbiseyi çıkarip çiplak kaldigini görene sevgi gösterisinde bulunan hilekar bir düsman musallat olur. Rüyada halkın kendisinin avret yerine baktıklarını görmek, vali veya devlet memuru için vazifeden azledilmeye delâlet eder. ” Rüyada bir mecliste çıplak olduğunu görmek, o kişi için rezil ve rüsvay olmaya alâmettir. Hasta bir adamın, rüyada sarı renkli bir elbiseden soyunduğunu görmesi hastalıktan şifa bulmaya delâlet eder. Vücudu çiplak, fakat cinsi organlari örtülü oldugunu gören affa uğrar ve üstünlük kazanir. Denilmiştir ki Rüyada vücudu çıplak ve fakat avret yeri örtülü olduğunu görmek, af ve mağfirete mazhar olmaya zafer bulmaya delâlet eder. Rüyasında Çıplak Görenler Rüyalarını Anlatıyor Niğdeli 100923 Olumlu Düşünüyor Ben ablamı çıplak gördüm rüyamda herşey meydandaydı yani işte D neyse ablamada kızdım bu ne hal dıyorum senın ıcın açtım dıyor o sırada uyandım ne anlama gelıyor bunlar Hayat ol 102911 Olumlu Düşünüyor Kız kardesim bni ruyasında gormuş çırıl çıplak bir sekilde ne anlama geliyor Siz de Rüyanızı Paylaşmak İster misiniz? Rüya Analizi Çıplak görenlerin rüyaları hakkında hissiyatı şu şekilde Toplam 3 oy kullanıldı, 10 puan. Haydi, siz de oy verin! Bu rüya size nasıl bir hissiyat verdi? Olumlu Olumsuz Benzer Rüyalar Çıplak görenler genellikle bu rüyaları da görüyor Rüyada Çıplak Görmek Ne Anlama Gelir? isimli rüya tabirini görüntülüyorsunuz. Farklı tabirleri görmek için rüya tabirleri sayfasına görülen çıplaklık, çeşitli şekillerde yorumlan­mıştır. Bu rüya, görenin durumuna göre de yorum ve tabir kazanmaktadır. İbadet ehli, dindar olan bir kimse, rüyasında kendisini anadan doğma çıplak olarak görse, bu rüyası onun dindarlığına ve hayır ehli, hayırsever biri olduğuna işaret eder. Keder ve üzüntülü olan bir kimse rüyada çıplak olarak gö­rülse, bu onun, üzüntü ve kederden kurtulacağına işarettir. Bir kadın, rüyasında kocasının yanında çırılçıplak soyun­muş olduğunu görse, hayra ve iyiye yorumlanmaz. Bu rüyası, onun, eşinden ayrılacağına işaret olarak tabir olunur. Cabir-i Mağribi'nin yorumu Bir kadın, rüyasında kendisi­nin avret yerleri de dahil anadan doğma çırılçıplakmış ol­duğunu görse, bu rüyası, onun, halk insanlar arasında re­zil ve rüsva olacağına, mihnet ve meşakkat çekeceğine ve kedere düşeceğine işarettir şeklinde yorumlanmıştır. Ancak rüyayı gören kadın, eğer iyiliği ve düzgün hali ile bilinen ve tanınan biri ise, o zaman bu rüyası iyiye ve hay­ra yorumlanır. Kendisinin affına işarettir denmiştir. Bir kimse, rüyasında edep yerleri de dahil olmak üzere kendisini çıplak görse, bu onun, mihnet çile çekeceğine ve rezil-ü rüsva olacağına işarettir. Kirmani'nin yorumu Bir kimse, rüyasında bir iş için soyu­nup çıplak olduğunu görse, eğer bu işi dini bir mesele için ise mesela gusül abdesti almak gibi, bu rüyası, hayra ve iyiye yorumlanır. Eğer bu işi dünyaya ait bir iş ise mesela zina gibi günah olan bir işe dayanıyorsa, bu rüyası onun rüya sa­hibinin dünya menfaati elde edeceğine işarettir, fakat ahiret bakımından zarar edeceğine işaret olarak yorumlanır. Rüyasında kendisinin çırılçıplak olduğunu, üzerinde hiç­bir şeyi bulunmadığını, ancak insanların kendisine hiç bakmadıklarını ve kendisinin de bu durumunun hiç far­kında olmadığını gören kişi, eğer hasta ise, hastalığından şifa bulup iyileşir, gam ve kederi, sıkıntısı varsa, bunlar­dan kurtulup selamete erer, eğer borcu varsa, borcunu ödemek nasip olur ve borcundan kurtulur şeklinde yo­rumlanır. Fakat bu rüyayı gören kişi, eğer zengin ise onun için bu rüya iyi sayılmaz. Zengin, malını kaybeder, ya da evini satar, başka bir yoruma göre, eşinden ayrılır şeklinde yorumlanır. Bazı yorumculara göre ise, bu rüya kişinin tövbe edeceğine işaret eder, ya da dünyadan ve dünyalık­lardan kendisini uzak tutup kendisini ahiret işlerine verir şeklinde yorumlanır. Bazı yorumculara göre ise, malından zarar edeceğine veya aleyhinde dedikodu edileceğine işa­ret eder şeklinde tabir olunur. Kişinin, rüyada avret mahallinin mahrem yerlerinin açık olduğunu, başkalarının bakmadığını ve kendisinin de bu durumdan utanmadığını görmesi, iyiye yorumlanır. Rüya sahibi kişinin, bütün dert ve kederlerinden kurtulacağına, eğer hastalığı varsa, ondan da şifa bulup kurtulacağına işaret eder şeklinde tabir olunur. Bir kimse, rüyasında kendisini çıplak olarak gördüğü hal­de etrafındaki insanlardan örtünmek için hiçbir şey iste­mediğini ve onlardan utanmadığını da görse, bu onun hacca hacılığa gideceğine işaret olarak yorumlanır. Salih dindar bir kimse, rüyasında üzerindeki elbiselerini çıkarıp çıplak kaldığını görse, bu rüyası onun için hayır ve menfaat göreceğine ve sıkıntıdan, üzüntüden kurtulup se­lamete ereceğine işarettir. Aynı rüyayı dindar olmayan, gü­nahlardan sakınıp kendisini korumayan bir kimse görse, bu onun için iyiye ve hayra işaret değildir. Kötülüklerin içinde olan bu adam için bu rüyası, üzüntü ve kedere dü­şeceğine ve halk arasında rezil-ü rüsva olacağına ve sak­ladığı sırlarının ortaya çıkacağına işaret olarak yorumlanır. Genç olsun, ihtiyar olsun herhangi bir kadının rüyasında kendisini çıplak bir durumda görmesi, rüya yorumcuları olan ünlü tabircilere göre iyiye ve hayra yorumlanmamıştır. Bazı yoruma göre Rüyasında kendisini çıplak görmek, ye­ni bir elbiseye kavuşacağına, yani rüyayı gören kişinin ye­ni bir elbise giyeceğine işaret eder şeklinde tabir olunur. Bir kadının rüyada siyah bir elbiseden soyunup çıplak kal­dığını görmesi, karanlıktan kurtulup aydınlığa, mutsuz­luktan mutluluğa ereceğine işaret olarak tabir olunur. Rüyada görülen çıplaklık, iç yüzün selâmetine ve iyi haline işâret eder. Rüyada kendi elbiselerini çıkararak, çıplak hale geldiğini görmek, rüya sahibinin itibarının artacağına, içyüzün selâmetine işâret eder. Bazen de rüyada ayıp yerleri görünerek bundan utanan kimse için çıplaklık, insana pişmanlık verecek şeye işâret eder. İbadet ehli olan kişilerin rüyada çıplak olarak görülmeleri, onların dindarlığına, amellerinin güzelliğine ve çok hayıryapmalarına işârettir. Hasta olan kimsenin rüyasında, sarı renkli bir elbisesini çıkardığını görmesi, o kimsenin hastalıktan şifâ bulmasına ve hastalıktan kur­tulmasına işârettir. Hasta olan kimsenin rüyasında, kırmızı ve siyah renkli bir elbisesini çıkardığını görmesi de, o kimsenin hastalıktan şifâ bulmasına ve hastalıktan kurtulmasına işâret eder. Üzüntülü ve sıkıntılı bir kimsenin rüyada çıplak görülmesi, o kimsenin üzüntü ve kede­rinden kurtulmasına; ferah ve sevince işârettir. Töhmet altında bulunan bir kimsenin rüya­da çıplak görülmesi, töhmetten kurtulmaya işâret eder. Devlet hizmetinde bulunan bir kimsenin rüyasında, halkın, kendisinin avret mahalline baktıklarını görmesi, o kimsenin rütbe ve ma­kamından ayrılmasına veya vazifesinden azle­dilmesine işârettir. Rüyada çıplak olduğunu fakat avret yeri örtülü olduğunu görmek, af ve mağfirete mahzar olmaya işâret eder. Rüyada çıplak olduğunu, insanlardan da utandığını ve kendisini örtecek bir şey aradığı­nı; ancak kendisini örtecek bir şey bulamadı­ğını görmek, rüya sahibinin zarara uğrayacağı­na ve fakirleşeceğine işârettir. Ölmüş bir kimsenin rüyada çıplak fakat yalnız avret mahalli örtülü olduğu halde gö­rülmesi, o ölü kimsenin dünyadan sevapsız gittiği halde cennetin nimetleriyle nîmetleneceğine işârettir. Rüyada gusül abdesti almak için soyundu­ğunu görmek, hayra ve ibadete işâret eder. Bir kadının rüyada çıplak olduğunu ve av­ret yerinin açık olduğunu görmesi, bütün in­sanlar içinde rüsvay ve rezil olmasına, mihnet ve kedere işâret eder. Evli bir kadının rüyasında kendisini çıplak halde görmesi, boşanmasına veya başka bir musibete duçar olmasına işâret eder. Bir kadının rüyada üzerindeki siyah elbise­sini çıkartıp çıplak kaldığını görmesi, sevinç ve aydınlığa ve feraha kavuşmasına işâret eder. Bir erkeğin rüyada üzerindeki siyah elbise­sini çıkartıp çıplak kaldığını görmesi, hacca gitmesine işâret eder. Rüyada bir mecliste çıplak olduğunu gör­mek, rüya sahibinin rezil ve rüsvay olmasına işârettir. Rüyada bir mescitte soyunduğunu gör­mek, günâhlarından kurtulmaya ve tövbe et­meye işârettir. Bazen rüyada soyunmak, yeni elbise giy­meye işâret eder. Diğer Rüya TabirleriRüyada Çiçek Koparmak Ne Anlama Gelir?Rüyada Çanta Dolusu Para Görmek Ne Anlama Gelir?Rüyada Çamurlu Ayakkabı Görmek Ne Anlama Gelir?Rüyada Çiğ Yumurta Görmek Ne Anlama Gelir?Rüyada Çiğdem Görmek Ne Anlama Gelir?Rüyada Çocukluk Arkadaşını Görmek Ne Anlama Gelir?Rüyada Çilek Reçeli Görmek Ne Anlama Gelir?Rüyada Çay İkram Etmek Ne Anlama Gelir?Rüyada Çıngıraklı Yılan Görme Ne Anlama Gelir?Rüyada Çorap Hediye Almak Ne Anlama Gelir?Kaynak Çıplak olup halktan örtünecek bir şey istediğini görmek rezil olup dile düşmek demektir. Çıplaklıktan utanmadığını ve halkında buna aldırmadığını gören hacca gider. Mahem yerlerinin örtülü olması şartıyla çıplak oldupunu gören davasında temize çıkar. Hapis ise kurtulur ve bütün günahlarından tövbe eder. Çırılçıplaklık, bilhassa kadın için dile düşmeye işarettir. Eğer kimse kendisine bakmıyor ve kendisi de avret yerlerinin açık olmasından sıkılmıyorsa, bütün dert ve hastalıklardan kurtulur. Zengin birinin bu rüyayı görmesi iflasına, evini satmasına veya karısından ayrılmasına yorulur. Memur kendisini çıplak görse, görevden alınır. Kadın, kocasının yanında çırılçıplak soyunduğunu görürse ondan boşanır. Çıplaklık darda olan için iyi, zengin ve refah içinde yaşayanlar için ise, kötü bir rüyadır. Rüyada çıplak dünya hayatı için kötü, din ve ahiret hayatı için iyidir. Kendisini çıplak görüp de bundan utanmadığını gören şiddetli bir fakirliğe düşer; fakat dinini sağlamlaştırır. ÇIplak iken üstüne başına giyecek bir şey arayan rızkının peşine düşer. Giyecek bir şey bulan rahata kavuşur, bulamayan rızık endişesi çeker. Kendisinin çıplak kaldığını, halkın kendisine bakıp ayıplamadığını ve kendinin de bundan utanmadığını görenin bağışlanmadık bir tek günahı kalmaz. Home Çıplak Rüyada görülen çıplaklık, iç yüzün selametine ve iyi haline işarettir. Bazı kere de insana pişmanlık verecek şeye delâlet eder. Denilmiştir ki Rüyada vücudu çıplak ve fakat avret yeri örtülü olduğunu görmek, af ve mağfirete mazhar olmaya, zafer bulmaya delâlet eder. Cabirü’l-Mağribî demiştir ki “- Çıplaklık hususan bütün avret yeri açık olursa mihnet ve rüsvalıktır. Rüyada bir kadının avret yeri açık ve çıplak olduğunu görmesi, bütün insanlar içinde rüsvay ve rezil olmasına, mihnet ve kedere delâlet eder. ”Rüyada bir mecliste çıplak olduğunu görmek, o kişi için rezil ve rüsvay olmaya alâmettir. Hasta bir adamın, rüyada sarı renkli bir elbiseden soyunduğunu görmesi, hastalıktan şifa bulmaya delâlet eder. Kırmızı ve siyah elbiseden soyunmak da böyle tâbir edilir. Kederli ve üzüntülü bir adamın, rüyada çıplak görülmesi, artık üzüntüden halâs olacağına işarettir. İbadet ve taat ehli olan kişilerin rüyada çıplak olarak görülmeleri, onların dindarlığına ve çok hayır yapmalarına alâmettir. Bir kimsenin rüyada çıplak olduğunu, insanlardan da utandığını ve fakat kendisini örtecek bir şey aradığını ancak bulamadığını görmesi, zarar ve ziyana ve fakirliğe delâlet eder. Rüyada halkın kendisinin avret yerine baktıklarını görmek, vali veya devlet memuru için vazifeden azledilmeye delâlet eder. Ölmüş bir zatın rüyada çıplak ve avret mahalli örtülü olduğu halde görülmesi, o ölü zatın dünyadan sevapsız gittiğine fakat cennetin nimetleriyle nimetleneceğine delâlet eder. Bir kadının rüyada siyah bir elbiseden soyunup çıplak kaldığını görmesi, karanlıktan sonra aydınlığa ve feraha kavuşmaya alâmettir. Eğer rüyayı gören kadın siyah ise, karanlık gece ile, beyaz ise mehtaplı bir gece ile tâbir olunur. Kirmanî demiştir ki “Rüyada kendisini çıplak ve bir iş için soyunmuş görmek, eğer bu iş dine ait ise gusl gibi hayra ve ibadete vâsıl olmağa delâlet eder. ”Rüyada bir mescidde soyunduğunu görmek, günahlardan soyunmaya ve tevbeye delâlet eder. Yine bir kadının rüyada kendisini çıplak halde görmesi, iyiye alâmet değildir. Eğer evli ise boşanır veya bir başka musibete duçar olur. İslami Rüya Tabirleri İslam Uleması Rüyada çıplak görmek, düşüncelerden kurtulma ğa işarettir. Müfsid bir adamın rüyada çıplak görmesi, gam ve gussa ile tâbir olunur. Bir kimsenin rüyada kendi elbisesini çıkararak çıplak hâle geldiğini görmesi, itibarının artacağına, iç yüzün selâmetine delâlet eder. Rüya Tabirleri Ansiklopedisi Allame Meclisi Rüyada çıplak olduğunu görmek insanın maneviyatının sağlamlığı ile yorumlanır. Her türlü tasa ve kaygıdan kurtulacağına, hasta ise iyileşeceğine, borçlu ise borcunu ödeyeceğine işaret eder. Bazı yorumculara göre de bu rüya tövbe etmeye, işlediği günahlardan dolayı pişmanlık duymaya delalet ettiği gibi, bilmeden işlenen günahlar için bir ikaz mahiyetindedir. Rüyada çıplak gezip bundan utanmadığını gören en yakın zamanda hacca gider. Rüyasında kocasının yanında kendisini çıplak olarak gören kadının kocası ile arası açılır. Rüyada çıplak olmak yeni elbise giymeye de yorumlanır. Rüya Tabirleri Sözlüğü İslam Alimi Rüyada kişi kendisinin çıplak olduğunu görürse sıkıntılara düşeceksiniz demektir. Mantıksız davranışlarınız nedeniyle bazı kötü olaylara karışacaksınız demektir. Başka insanların çıplak olduğunu görmek ise, insanlardan size kötülük geleceği anlamına gelir. Rüya Yorumlama Sanatı Ulema Rüyasında anadan dogma soyundugunu gören, cahil ve bilgisiz bir kisidir. Bütün hayati boyunca bilgiden ve ilimden yoksun kalir. Eğer ahlaki bozuk bir kimse ise, halk tarafindan kötü bir gözle görülür. Hiçbir zaman hiçbir isinde basarili olamaz ve toplum içinde sönük bir sekilde yasar, bir gölge halinde kalir. Rüyasında çiplak olup halktan utandiğini ve onlara karsi örtünmek için bir sey istediğini gören halk arasinda rezil olur ve sirri anlasilir. Çiplak olduğu halde halktan utanmadiğini ve onlardan örtünmek için bir sey istemediğini gören, hacca gider. Vücudu çiplak, fakat cinsi organlari örtülü gören, affa ugrar ve üstünlük kazanir. Din bakimindan buna layik degilse, bu rüya hakkinda hayırlı değildir. Cabir'ül-Magribi'ye göre anadan dogma çiplak olan kimse zahmet ve mesakkat çeker ve halk önünde rezil olur. Bir kadınin cinsi organi açik ve vücudunun çiplak görmesi, halk arasinda rezil olmasina, zahmete ve kedere delalet eder. Eğer rüya sahibi taninmis bir kimse ise bu rüyanin kendisine zarari yoktur. Belki aksine kendisine çok hayırlı olacaktir. Bir yerde kendini çiplak görmek, rezil olmaktir. Rüyasında arkasindaki elbiseyi çikarip çiplak kaldiğini görene sevgi gösterisinde bulunan hilekar bir düsman musallat olur. Kirmani'ye göre kendisini çiplak ve bir is için soyunmus gör-mek, eğer bu is dine ait ise, mesela gusül gibi, hayra ve ibadete, eğer dünyaya ait ise, dünyadan menfaat görmege, fakat ahirette fenaya delalet eder. Çarsida veya bir takim kimseler arasinda çip-lak ve cinsi organlarinin meydanda olduğu için halkin kendisine baktiklarini ve herkesten utandiğini görmek, herkes-ten sakladigi ve ögrenilmesini istemedigi bir ayibinin ortaya çikacağına işarettir. Bir mescitte soyundugunu gören, günahlarindan soyunur, bir rivayete göre de, ibadete ve dini vazifelerine gayret eder. Çiplak olup cinsiyet organlarini ve vücudunun bazi kisimla-rini kapatacak bir seyi gören malinin büyük bir kismini kaybeder. Ancak geçinebilecek kadari ile yetinir. Çirilçiplak olup üzerinde hiç bir sey olmadiğini ve fakat kendisine bakmadiklari gibi, kendisi de cinsiyet organlarinin açik bulundugunu bilmediğini gören, eğer hasta ise iyilesir, kederli ise kurtulur, borçlu ise borcunu öder; zengin ise malini kaybeder, veya evini satar veya esin-den ayrilir. Bir rivayete göre bu rüya tövbeye, ve dünyadan göçerek ahirete yönelmege bazilarina göre ise, haram mal kazanarak baskalarinin hakkindaki dedikodularina sebebiyet vereceğine delalet eder. Bu Rüyanın Anahtar Kelimeleri Çıplak

rüyada oğlunu çiplak görmek ne demek